1944, Fót. Budapeşte'de yaşıyor.

Tamás Szentjóby, Tamas Stjóby, Tamas Stauby, Tamas St. Aubsky, Emmy Grant, Emily Grant, Tamas Staub, Tamas Taub ve Kurt Schwitters olarak da bilinen Tamás St.Auby, Macar post-avangardının en önemli simalarından biri. St.Auby 1960'larda anti-sanat ve şiir deneylerine başladı. Sanatsal etkinlikleri; eylemlerin, happeninglerin, şiirin, Fluxus'un ve posta-sanatının iç içe geçtiği, karmaşık ve çokkatmanlı projeler. Sürgün yıllarının çoğunu Cenevre'de geçirdi, burada 1981'de ticari galeri sistemiyle tüm bağlarını kopardı ve sanat alanında "çalışarak yabancılaşma"ya karşı Cenevre Grevi'ni ilan etti.
St.Auby'nin 16 mm siyah-beyaz filmi Centaur (1973-75), çalışmanın siyasetini ve değerini sorguluyor. Deneysel film yapımını mümkün kılan devlet destekli Béla Balázs Studio tarafından yapımı gerçekleştirilen bu film, sansür komitesince derhal yasaklandı. Ses ve görüntü arasındaki ilişki ve uyumsuzluklarla ilgili deneylere girişen film, komünist değerlere bağlılığını duyurmuş bir toplumda toplumsal yabancılaşma, sınıf ilişkileri ve emeğin horgörülmesi konusunda akıcı ve yakıcı bir eleştiri sunuyor. Çeşitli kamusal alanlarda (dikiş fabrikası, otobüs, fabrika, ofis, kafe, tarla, yurt, bekleme odası) çekilmiş belgesel bölümlerde baş kahramanlar günlük yaşamın insanlarından (işçiler, ev kadınları, çiftçiler, kömürcüler ve bunların amirleri) seçilmiş. Belgesel çekimlere bu kahramanlar arasında geçtiği izlenimi veren bir dizi şiirsel ve tuhaf diyalog fragmanı eşlik ediyor. Radikal düşünce hangi durumlarda toplumsal koşulları değiştirebilir? Toplumsal kurumları ve toplu bilinci devrimle değiştirme olanaklarının incelenmesi sonuçsuz bırakılıyor, açıktan açığa sömürüden kaynaklanan genel bir umutsuzluk tonu da buna kendi rengini veriyor.